Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | yedek kulübesi | bench i. | ||
Rodri was on the bench for City’s Premier League home game against Luton on Saturday. Rodri, City'nin Cumartesi günü Luton'a karşı evinde oynadığı Premier Lig maçında yedek kulübesindeydi. More Sentences |
||||
Sport | ||||
Spor | yedek kulübesi | dugout i. | ||
Tom was sitting in the dugout with his teammates. Tom takım arkadaşlarıyla birlikte yedek kulübesinde oturuyordu. More Sentences |
||||
Spor | yedek kulübesi | the bench i. | ||
Spor | yedek kulübesi | bench i. | ||
Spor | yedek kulübesi | sidelines i. | ||
Basketball | ||||
Basketbol | yedek kulübesi | players' bench i. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | yedek oyuncu kulübesi | bull pen i. |
Sport | ||
Spor | yedek kulübesi alanı | bench area i. |
Spor | yedek kulübesi cezası | bench penalty i. |